Night owl
Müptezel
Esrarın büyüme aşamaları çok önemlidir. Tutkulu yetiştiriciler olarak bitkilerimizin potansiyelini en üst düzeye çıkaracak sistemler geliştirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Bitkilerinizin tam potansiyellerine ulaşmalarına yardımcı olacak alet kutunuza koyacağınız bir başka araç da bitki büyüme hormonlarının anlaşılması ve uygulanmasıdır. Öncelikle hormon nedir? Hormonlar hücrelerin belirli şekillerde gelişmesini sağlar. Aynı hücre, maruz kaldığı hormona bağlı olarak çeşitli şekillerde olabilir. Bu, tüm hücreler, bitkiler ve hayvanlar için evrenseldir.
Bir örnek, esrarımızın çiçeklenmeye başlamasıdır. Bitkilerimizin hücrelerinin, bitkilerimizin boyutunu artıracak çoğalmadan, cinsiyet organlarının oluşumunu başlatan gelişen hücrelere geçmesine yardımcı olan hormonal reaksiyonu birçok faktör tetikler; esrarda bu tomurcuktur. Bu büyülü bitkinin koruyucuları olarak, bu büyüme hormonlarının kaynaklarını bitki maddesi girdilerinden doğal olarak sunarak bitkilerin gelişmesine ve bu yeni değişikliklere girip çıkmalarına yardımcı olma fırsatına sahibiz. Kısa bir uyarı, hormonlarla aşırıya kaçabilirsiniz. Çok fazla hormon bodurluğa, kabarcıklara, mutasyonlara neden olabilir ve bitkinizi öldürebilir. Her zaman küçük dozlarla başlamayı unutmayın. Güvenli bir dozun uygulandığını gözlemledikten sonra oranları artırın. Bunun bir örneği oksin ve onun etilen üzerindeki etkisidir. Etilen yüksek dozlarda herbisit görevi görecektir. Fazlası bitkinizi öldürür. Uygun dozlarda büyük büyüme atakları yaratacaktır.
Bitki girdilerinden hormonları kullanmanın birkaç yolu vardır. Fermente edebilir, suda bekletebilir, harmanlayabilir ve süzebilir veya alkolle ekstrakte edebilirsiniz. Fermente ederken doğal tarım tekniği olan FPJ'yi fermented plant juıce veya fermente bitki suyunu kullanmanızı öneririm. Bu, eşit ağırlıktaki kahverengi şekerin organik bitki maddesiyle karıştırılması, bitki maddesinin ezilmesi, ardından beş gün boyunca fermente edilmesine ve ayrılmasına izin verilmesiyle yapılır. Bu karışım daha sonra 1:500 FPJ:Su oranında kullanılabilir. Alkol ekstraksiyonu yapmak istiyorsanız tentür yapabilir veya OHN yapmak için Doğal tarım yöntemini uygulayabilirsiniz. Bu genellikle yalnızca suyu alınmış girdilerde veya suda çözünmeyen bileşikler için kullanılır. Ağaç kabuklarından ve odunsu girdilerden ekstraksiyon yaparken bunları suya batırabilirsiniz. Suda demlendirirken, girdiyi toplayın, kapalı bir kaba koyun, suya batırın ve 3-4 gün boyunca tam güneşte demlenmeye bırakın. Suya eşit miktarda bitki maddesi kullanın ve bitmiş çözeltiyi galon başına 28 30 ml oranında kullanın. Potansiyel anaerobik patojenlerden endişeleniyorsanız 1:100 oranında bir miktar Lactobacillus serumu ekleyebilirsiniz. Lactobacillus, istenmeyen biyolojinin rekabetçi bir şekilde dışlanmasına yardımcı olacaktır. Aloe veya filizlenmiş tohumlar gibi yumuşak bitkilerle çalışırken bunları bir karıştırıcıda karıştırabilirsiniz. Temiz suya eşit miktarda bitki maddesi ekleyin, karıştırın ve süzün. Bu solüsyonu 1:100 solüsyon:su oranında kullanın. Her şeyde olduğu gibi, düşük teknolojili bir yöntemi kullanabilir veya isterseniz daha karmaşık hale getirebilirsiniz. Yeni teknikler ve fikirler denerken sonuçların değişebileceğini unutmayın. Denenmiş ve doğru yöntemlere bağlı kalmak en iyisidir. Çıkarmaya çalıştığınız hormonun hangi koşullarla başa çıkabileceğini araştırmayı unutmayın. Bazıları oksitlenip bozunurken, diğerleri yüksek sıcaklıklara dayanamaz.
Hormon ekstraksiyonlarınızı yapmak için doğru bitki girdilerini seçmek bir sanattır. Bazı bitkiler diğerlerinden çok daha yüksek düzeyde hormona sahiptir. Bu hormon seviyeleri bitkinin farklı büyüme aşamalarında da değişir. Yani sadece neyi toplayacağınızı değil, aynı zamanda ne zaman toplayacağınızı da seçmeniz gerekiyor. Sağlam bir seçim, yerel ortamınızda istilacı bir bitki kullanmaktır. Bu istilacı bitki ve bu bitkinin farklı kısımları bahçeniz için birçok işleve hizmet edebilir. Yerel bitki girdileri, sanitasyon nedenleriyle ve yerel olarak uyarlanmış mikrobiyal yaşam ve ortamınıza özgü enzim profillerinden yararlanmak için mağazadan satın alınan herhangi bir şeyden her zaman daha iyi performans gösterecektir. Mikroplar enzim salgılar. Enzimler mikropları çeker. Yerel bitki yaşamı, ortamınıza zaten adapte olmuş ve alışmış yerel mikroplara sahip olacak, bu da onlara daha iyi bir hayatta kalma ve çoğalma şansı verecek.
Bitkilerinizde hormonlarla oynamak istiyorsanız buradan başlayın. Çevrenizde yetişen tüm bitkilerin bir listesini yapın. Bunları dört kategoriye ayırın: kök bitkileri, hızlı büyüyen bitkisel dönem, çiçek üretimi ve meyve üretimi. Bu kategorilerin her birindeki her bitkiyi hangi büyüme aşamasında hasat ettiğinize bağlı olarak, hangi hormonları toplayacağınızı belirleyeceksiniz. Bir sonraki bölüm oldukça sezgiseldir ancak istisnaları olabilir: kök büyümesi için kök bitkileri, artan bitki örtüsü büyümesi için hızlı büyüyen bitkisel bitkiler, çiçeğe geçiş için çiçekli bitkiler ve meyve vermek için meyve veren bitkiler. Erken meyveler jasmonik asit ve oksin gibi güçlü bir hormon kaynağıdır. Genç sürgünler ve filizler de güçlü hormon kaynaklarıdır. Genç, taze oluşan hücreler her zaman bitkinin hormonal açıdan en yoğun kısımları olacaktır. Bu durumlarda çeşitlilik faydalıdır. Birden fazla bitkiden birden fazla ferment oluşturmak ancak bunları birlikte kullanmak en iyisidir. Asla toplam 1:500 FPJ:Su'yu aşmayın. Güven bana; bitkinize onarılamaz zararlar verebilirsiniz. Bu yöntemler ilkel görünebilir ancak doğanın gücünü hafife almayın. Genellikle zor yoldan öğrenilen bir ders. Yine yerel olarak hangi bitkilerin büyüdüğünü bulun ve bunların bileşiklerini araştırın. Daha sonra bu bileşikleri uygun büyüme aşamalarında kullanın. Başlangıç olarak hormon elde etmek için en sevdiğim bitkilerden birkaçı: aloe, beyaz söğüt, taze bambu filizleri, karahindiba, at kuyruğu, semizotu, kraliçe Anne danteli, ısırgan otu, yucca, böğürtlen ve dut.
İşte farklı bitki hormonlarının ve işlevlerinin bir listesi.
Oksin- Auxin, kök dallanması, adventif kök oluşumu, yara iyileşmesi, meyve gelişimi ve etilen üretimi gibi birçok bitki sürecini kontrol eder. Uzman olmayanların ifadesiyle oksin, güneşi kovalamak için uzuvların gerilmesinden sorumludur, kök yüzey alanının maksimuma çıkarılmasına yardımcı olur, bitkideki hasarları onarır ve ilk cinsel organ oluşumunda küçük bir rol oynar. Çiftlikler bir mahsulün üzerine oksin sıkacak, böylece tüm tarla aynı anda çiçeklenmeye başlayacak. Bu, "esnemeyi" tetikleyen ve gücü artıran iyi bir hormondur. İyi bir oksin kaynağı yeni büyüme uçları, aloe vera jeli ve taze ve yeşil söğüt kabuğudur.
Sitokinin- Kök sistemi içinde sentezlenir. Kök bitkilerinde yüksek seviyeler mevcuttur. Sitokininler bitki köklerinde ve sürgünlerinde hücre bölünmesini teşvik eder. Oksinlerle birlikte hareket eden sitokininler bitkilerde erken yaşlanmanın geciktirilmesine yardımcı olacaktır. Bitki dokusundaki protein ve klorofil içeriğini stabilize ederek sararmanın önlenmesine yardımcı olun. Yüksek oksin ve düşük Sitokinin koşulları kök gelişimini artırırken, düşük oksin ve yüksek Sitokinin koşulları sürgün gelişimini teşvik eder. Şeker pancarının ve filizlenmiş mısırın olgun yaprakları sitokininler açısından zengindir.
Gibberellinler: Adını yüksek seviyelerde hormon üreten bir mantardan alan tohumlar, genç yapraklar ve kökler gibi genç bitki dokularında oluşur. Bu bulaşıcı mantar, pirinç mahsullerinde hızlı büyümeyi ve düşük verimi teşvik eden bir patojen olarak kabul edilir. Gibberellinlerle aşırıya kaçabileceğinizi söylemek yanlış olmaz. Bu hormon yalnızca erken büyüme aşamalarında kullanılacaktır. Ayrıca bazı bitkilerin “cıvatalanmasına” neden olmada da rol oynar. Küçük uygulamalar bir bitkiyi bodurluktan kurtarabilir. Gibberellinler inatçı, eski bir tohumun çimlenmesini teşvik etmek için kullanılabilir. Arpa tohumu güçlü bir gibberellik asit kaynağıdır.
Absisik Asit – Sitokininlerle ilgili olarak absisik asit, bir büyüme inhibitörü olarak kabul edilir ve absisyonu (yaprak dökülmesini) teşvik eder. Hücre duvarlarını parçalayan eylemleri katalize eden enzimlerin absisyon bölgesinde sentezlenmesi gerekir. Bu genellikle araştırıp bitkilere vereceğiniz bir hormon değildir.
Etilen- Bitkilerde doğal olarak oluşan bir hidrokarbon. Etilen gaz olarak açığa çıkar. Bitki dokusunda farklı düzeylerde mevcut olduğunda büyümeyi engeller ve destekler (tipik olarak olgunlaşma hormonu olarak kullanılır), bitki yaşlanmasının düzenleyicisidir. Etilene duyarlı bitkiler çok fazla etilene maruz kaldığında erken sararma, dökülme veya kuruma gösterecektir. Etilen herhangi bir olgunlaşmış meyvede bulunabilir.
Jasmonik Asit - Abiyotik stres sırasında bitkiyi öldüren zararın iyileşmesi için salınan bir stres tepki hormonu. Büyük büyüme ataklarına neden olur. Çevresel strese direnmek için absisik asit, etilen, salisilik asit ve diğer hormonlarla birlikte çalışır. Bitkisel bitkilerde aşırı büyümeye neden olabilir. En sevdiğim Jasmonik asit kaynakları genç bambu filizleri, erken meyveler, erken elmalar ve yasemin çiçekleridir. Jasmonik asit son derece güçlüdür. Uçucu bir bitki hormonu olarak güçlü bir kaynağa yakın bitkilerin büyüme hızını etkileyebilir. Örneğin yasemin çiçekleri, çevrelerindeki bitkilerin çiçeklenme döneminde büyüme hızını artırabilir.
Triacontonol- Büyüme uyarıcısı. Aşırı kullanılmadığında bitki dokusundaki klorofil yoğunluğunu artırabilir, fotosentez oranlarını, su alımını, hücre bölünmesini ve uzamasını artırabilir. Sıcak havalarda yapraklara uygulandığında etkinlik artar. Triacontonal, yonca bitkisinin ve balmumunun her yerinde bulunabilir. Triacontanol için yonca filizlenmiş tohum çayını öneririm.
Salisilik asit – Bir bitkinin savunmasını tetikler ve sistemik kazanılmış direnç (SAR) sürecine katkıda bulunur. SAR bitkinin bağışıklık sistemi gibidir ve patojenle savaşmasına yardımcı olur. Ayrıca yakındaki bitkileri buharlaştırıp sinyal vererek patojenlere karşı direnci artıracak bir stres tepkisini tetikliyor. Salisilik asit enfeksiyonlarla savaşmaya yardımcı olacaktır. En sevdiğim Salisilik asit kaynağı Aloe Vera'dır.
Indol 3 bütirik asit- Bir oksin öncüsü ve oksin homeostazisine katkıda bulunur. Aynı zamanda en yaygın köklendirme hormonudur. Bir bahçe mağazasına gidip bir köklendirme ürünü aldıysanız, büyük olasılıkla aktif içeriği I3BA'dır. I3BA herhangi bir söğüt ağacının taze yeşil kabuğunda bulunabilir. Bu kabuğu suya batırıp 24 saat güneşte demlenmesini öneririm.
Doğa bize ihtiyacımız olan her şeyi sağlar. Besinlerden biyolojiye ve hatta büyüme hormonlarına kadar, büyük, sağlıklı bitkiler yetiştirmek için gereken tüm bileşenleri doğaya ve doğal kaynaklara bakabiliriz. Fermantasyonun, ozmotik ekstraksiyonun, tohum filizlerinin ve çayların gücünden yararlanın. Etrafınızda neyin büyüdüğünü gözlemleyin. Araziyi okuyun ve bahçenizdeki toprağı ve bitkileri en iyi şekilde beslemek için yerel ortamınızda olanı kullanın. Çevredeki bitki örtüsündeki bileşiklerin gücünü hafife almayın; Doğaya saygıyla yaklaştığınızda, onun size öğreteceği birkaç şeyden daha fazlasının olduğunu göreceksiniz. Meraklı ve açık fikirli olun ve bir uygulayıcı olarak becerilerinizin gelişmesini izleyin.
Bir örnek, esrarımızın çiçeklenmeye başlamasıdır. Bitkilerimizin hücrelerinin, bitkilerimizin boyutunu artıracak çoğalmadan, cinsiyet organlarının oluşumunu başlatan gelişen hücrelere geçmesine yardımcı olan hormonal reaksiyonu birçok faktör tetikler; esrarda bu tomurcuktur. Bu büyülü bitkinin koruyucuları olarak, bu büyüme hormonlarının kaynaklarını bitki maddesi girdilerinden doğal olarak sunarak bitkilerin gelişmesine ve bu yeni değişikliklere girip çıkmalarına yardımcı olma fırsatına sahibiz. Kısa bir uyarı, hormonlarla aşırıya kaçabilirsiniz. Çok fazla hormon bodurluğa, kabarcıklara, mutasyonlara neden olabilir ve bitkinizi öldürebilir. Her zaman küçük dozlarla başlamayı unutmayın. Güvenli bir dozun uygulandığını gözlemledikten sonra oranları artırın. Bunun bir örneği oksin ve onun etilen üzerindeki etkisidir. Etilen yüksek dozlarda herbisit görevi görecektir. Fazlası bitkinizi öldürür. Uygun dozlarda büyük büyüme atakları yaratacaktır.
Bitki girdilerinden hormonları kullanmanın birkaç yolu vardır. Fermente edebilir, suda bekletebilir, harmanlayabilir ve süzebilir veya alkolle ekstrakte edebilirsiniz. Fermente ederken doğal tarım tekniği olan FPJ'yi fermented plant juıce veya fermente bitki suyunu kullanmanızı öneririm. Bu, eşit ağırlıktaki kahverengi şekerin organik bitki maddesiyle karıştırılması, bitki maddesinin ezilmesi, ardından beş gün boyunca fermente edilmesine ve ayrılmasına izin verilmesiyle yapılır. Bu karışım daha sonra 1:500 FPJ:Su oranında kullanılabilir. Alkol ekstraksiyonu yapmak istiyorsanız tentür yapabilir veya OHN yapmak için Doğal tarım yöntemini uygulayabilirsiniz. Bu genellikle yalnızca suyu alınmış girdilerde veya suda çözünmeyen bileşikler için kullanılır. Ağaç kabuklarından ve odunsu girdilerden ekstraksiyon yaparken bunları suya batırabilirsiniz. Suda demlendirirken, girdiyi toplayın, kapalı bir kaba koyun, suya batırın ve 3-4 gün boyunca tam güneşte demlenmeye bırakın. Suya eşit miktarda bitki maddesi kullanın ve bitmiş çözeltiyi galon başına 28 30 ml oranında kullanın. Potansiyel anaerobik patojenlerden endişeleniyorsanız 1:100 oranında bir miktar Lactobacillus serumu ekleyebilirsiniz. Lactobacillus, istenmeyen biyolojinin rekabetçi bir şekilde dışlanmasına yardımcı olacaktır. Aloe veya filizlenmiş tohumlar gibi yumuşak bitkilerle çalışırken bunları bir karıştırıcıda karıştırabilirsiniz. Temiz suya eşit miktarda bitki maddesi ekleyin, karıştırın ve süzün. Bu solüsyonu 1:100 solüsyon:su oranında kullanın. Her şeyde olduğu gibi, düşük teknolojili bir yöntemi kullanabilir veya isterseniz daha karmaşık hale getirebilirsiniz. Yeni teknikler ve fikirler denerken sonuçların değişebileceğini unutmayın. Denenmiş ve doğru yöntemlere bağlı kalmak en iyisidir. Çıkarmaya çalıştığınız hormonun hangi koşullarla başa çıkabileceğini araştırmayı unutmayın. Bazıları oksitlenip bozunurken, diğerleri yüksek sıcaklıklara dayanamaz.
Hormon ekstraksiyonlarınızı yapmak için doğru bitki girdilerini seçmek bir sanattır. Bazı bitkiler diğerlerinden çok daha yüksek düzeyde hormona sahiptir. Bu hormon seviyeleri bitkinin farklı büyüme aşamalarında da değişir. Yani sadece neyi toplayacağınızı değil, aynı zamanda ne zaman toplayacağınızı da seçmeniz gerekiyor. Sağlam bir seçim, yerel ortamınızda istilacı bir bitki kullanmaktır. Bu istilacı bitki ve bu bitkinin farklı kısımları bahçeniz için birçok işleve hizmet edebilir. Yerel bitki girdileri, sanitasyon nedenleriyle ve yerel olarak uyarlanmış mikrobiyal yaşam ve ortamınıza özgü enzim profillerinden yararlanmak için mağazadan satın alınan herhangi bir şeyden her zaman daha iyi performans gösterecektir. Mikroplar enzim salgılar. Enzimler mikropları çeker. Yerel bitki yaşamı, ortamınıza zaten adapte olmuş ve alışmış yerel mikroplara sahip olacak, bu da onlara daha iyi bir hayatta kalma ve çoğalma şansı verecek.
Bitkilerinizde hormonlarla oynamak istiyorsanız buradan başlayın. Çevrenizde yetişen tüm bitkilerin bir listesini yapın. Bunları dört kategoriye ayırın: kök bitkileri, hızlı büyüyen bitkisel dönem, çiçek üretimi ve meyve üretimi. Bu kategorilerin her birindeki her bitkiyi hangi büyüme aşamasında hasat ettiğinize bağlı olarak, hangi hormonları toplayacağınızı belirleyeceksiniz. Bir sonraki bölüm oldukça sezgiseldir ancak istisnaları olabilir: kök büyümesi için kök bitkileri, artan bitki örtüsü büyümesi için hızlı büyüyen bitkisel bitkiler, çiçeğe geçiş için çiçekli bitkiler ve meyve vermek için meyve veren bitkiler. Erken meyveler jasmonik asit ve oksin gibi güçlü bir hormon kaynağıdır. Genç sürgünler ve filizler de güçlü hormon kaynaklarıdır. Genç, taze oluşan hücreler her zaman bitkinin hormonal açıdan en yoğun kısımları olacaktır. Bu durumlarda çeşitlilik faydalıdır. Birden fazla bitkiden birden fazla ferment oluşturmak ancak bunları birlikte kullanmak en iyisidir. Asla toplam 1:500 FPJ:Su'yu aşmayın. Güven bana; bitkinize onarılamaz zararlar verebilirsiniz. Bu yöntemler ilkel görünebilir ancak doğanın gücünü hafife almayın. Genellikle zor yoldan öğrenilen bir ders. Yine yerel olarak hangi bitkilerin büyüdüğünü bulun ve bunların bileşiklerini araştırın. Daha sonra bu bileşikleri uygun büyüme aşamalarında kullanın. Başlangıç olarak hormon elde etmek için en sevdiğim bitkilerden birkaçı: aloe, beyaz söğüt, taze bambu filizleri, karahindiba, at kuyruğu, semizotu, kraliçe Anne danteli, ısırgan otu, yucca, böğürtlen ve dut.
İşte farklı bitki hormonlarının ve işlevlerinin bir listesi.
Oksin- Auxin, kök dallanması, adventif kök oluşumu, yara iyileşmesi, meyve gelişimi ve etilen üretimi gibi birçok bitki sürecini kontrol eder. Uzman olmayanların ifadesiyle oksin, güneşi kovalamak için uzuvların gerilmesinden sorumludur, kök yüzey alanının maksimuma çıkarılmasına yardımcı olur, bitkideki hasarları onarır ve ilk cinsel organ oluşumunda küçük bir rol oynar. Çiftlikler bir mahsulün üzerine oksin sıkacak, böylece tüm tarla aynı anda çiçeklenmeye başlayacak. Bu, "esnemeyi" tetikleyen ve gücü artıran iyi bir hormondur. İyi bir oksin kaynağı yeni büyüme uçları, aloe vera jeli ve taze ve yeşil söğüt kabuğudur.
Sitokinin- Kök sistemi içinde sentezlenir. Kök bitkilerinde yüksek seviyeler mevcuttur. Sitokininler bitki köklerinde ve sürgünlerinde hücre bölünmesini teşvik eder. Oksinlerle birlikte hareket eden sitokininler bitkilerde erken yaşlanmanın geciktirilmesine yardımcı olacaktır. Bitki dokusundaki protein ve klorofil içeriğini stabilize ederek sararmanın önlenmesine yardımcı olun. Yüksek oksin ve düşük Sitokinin koşulları kök gelişimini artırırken, düşük oksin ve yüksek Sitokinin koşulları sürgün gelişimini teşvik eder. Şeker pancarının ve filizlenmiş mısırın olgun yaprakları sitokininler açısından zengindir.
Gibberellinler: Adını yüksek seviyelerde hormon üreten bir mantardan alan tohumlar, genç yapraklar ve kökler gibi genç bitki dokularında oluşur. Bu bulaşıcı mantar, pirinç mahsullerinde hızlı büyümeyi ve düşük verimi teşvik eden bir patojen olarak kabul edilir. Gibberellinlerle aşırıya kaçabileceğinizi söylemek yanlış olmaz. Bu hormon yalnızca erken büyüme aşamalarında kullanılacaktır. Ayrıca bazı bitkilerin “cıvatalanmasına” neden olmada da rol oynar. Küçük uygulamalar bir bitkiyi bodurluktan kurtarabilir. Gibberellinler inatçı, eski bir tohumun çimlenmesini teşvik etmek için kullanılabilir. Arpa tohumu güçlü bir gibberellik asit kaynağıdır.
Absisik Asit – Sitokininlerle ilgili olarak absisik asit, bir büyüme inhibitörü olarak kabul edilir ve absisyonu (yaprak dökülmesini) teşvik eder. Hücre duvarlarını parçalayan eylemleri katalize eden enzimlerin absisyon bölgesinde sentezlenmesi gerekir. Bu genellikle araştırıp bitkilere vereceğiniz bir hormon değildir.
Etilen- Bitkilerde doğal olarak oluşan bir hidrokarbon. Etilen gaz olarak açığa çıkar. Bitki dokusunda farklı düzeylerde mevcut olduğunda büyümeyi engeller ve destekler (tipik olarak olgunlaşma hormonu olarak kullanılır), bitki yaşlanmasının düzenleyicisidir. Etilene duyarlı bitkiler çok fazla etilene maruz kaldığında erken sararma, dökülme veya kuruma gösterecektir. Etilen herhangi bir olgunlaşmış meyvede bulunabilir.
Jasmonik Asit - Abiyotik stres sırasında bitkiyi öldüren zararın iyileşmesi için salınan bir stres tepki hormonu. Büyük büyüme ataklarına neden olur. Çevresel strese direnmek için absisik asit, etilen, salisilik asit ve diğer hormonlarla birlikte çalışır. Bitkisel bitkilerde aşırı büyümeye neden olabilir. En sevdiğim Jasmonik asit kaynakları genç bambu filizleri, erken meyveler, erken elmalar ve yasemin çiçekleridir. Jasmonik asit son derece güçlüdür. Uçucu bir bitki hormonu olarak güçlü bir kaynağa yakın bitkilerin büyüme hızını etkileyebilir. Örneğin yasemin çiçekleri, çevrelerindeki bitkilerin çiçeklenme döneminde büyüme hızını artırabilir.
Triacontonol- Büyüme uyarıcısı. Aşırı kullanılmadığında bitki dokusundaki klorofil yoğunluğunu artırabilir, fotosentez oranlarını, su alımını, hücre bölünmesini ve uzamasını artırabilir. Sıcak havalarda yapraklara uygulandığında etkinlik artar. Triacontonal, yonca bitkisinin ve balmumunun her yerinde bulunabilir. Triacontanol için yonca filizlenmiş tohum çayını öneririm.
Salisilik asit – Bir bitkinin savunmasını tetikler ve sistemik kazanılmış direnç (SAR) sürecine katkıda bulunur. SAR bitkinin bağışıklık sistemi gibidir ve patojenle savaşmasına yardımcı olur. Ayrıca yakındaki bitkileri buharlaştırıp sinyal vererek patojenlere karşı direnci artıracak bir stres tepkisini tetikliyor. Salisilik asit enfeksiyonlarla savaşmaya yardımcı olacaktır. En sevdiğim Salisilik asit kaynağı Aloe Vera'dır.
Indol 3 bütirik asit- Bir oksin öncüsü ve oksin homeostazisine katkıda bulunur. Aynı zamanda en yaygın köklendirme hormonudur. Bir bahçe mağazasına gidip bir köklendirme ürünü aldıysanız, büyük olasılıkla aktif içeriği I3BA'dır. I3BA herhangi bir söğüt ağacının taze yeşil kabuğunda bulunabilir. Bu kabuğu suya batırıp 24 saat güneşte demlenmesini öneririm.
Doğa bize ihtiyacımız olan her şeyi sağlar. Besinlerden biyolojiye ve hatta büyüme hormonlarına kadar, büyük, sağlıklı bitkiler yetiştirmek için gereken tüm bileşenleri doğaya ve doğal kaynaklara bakabiliriz. Fermantasyonun, ozmotik ekstraksiyonun, tohum filizlerinin ve çayların gücünden yararlanın. Etrafınızda neyin büyüdüğünü gözlemleyin. Araziyi okuyun ve bahçenizdeki toprağı ve bitkileri en iyi şekilde beslemek için yerel ortamınızda olanı kullanın. Çevredeki bitki örtüsündeki bileşiklerin gücünü hafife almayın; Doğaya saygıyla yaklaştığınızda, onun size öğreteceği birkaç şeyden daha fazlasının olduğunu göreceksiniz. Meraklı ve açık fikirli olun ve bir uygulayıcı olarak becerilerinizin gelişmesini izleyin.
